1.1 Trilyon Dolara Kur Freni

26 Kasım 2017

Türkiye‘nin ekonomide tarihinin en iyi dönemini yaşadığı, faizin yüzde 4.6’ya indiği ve yaklaşık 100 milyar dolarlık ihalelerin gerçekleştiği Mayıs 2013’te başlayan dolar merkezli saldırılar, zaman kaybına neden olurken, milli gelirin de 1.1 trilyon dolara ulaşmasını engelledi.

370 MİLYAR DOLAR KAYIP
Gezi Parkı olayları ile başlayıp, 17-25 Aralık operasyonu, terör saldırıları ve 15 Temmuz darbe girişimi ile devam eden Türkiye’ye diz çöktürme amaçlı saldırılar siyasi anlamda amacına ulaşamadı. Fakat Türkiye’nin 4.5 yıl boyunca savunma pozisyonunda kalmasına neden olan bu operasyonların, milli gelirde yarattığı kayıp yaklaşık 370 milyar dolar oldu. Yaratılmaya çalışılan kriz algısının başrol oyuncusu olan dolardaki yükseliş, TL bazında rekor kıran milli geliri dolar bazında aşağı çekti.
Dolar operasyonu

TÜRK LİRASI’NA SALDIRDILAR
Mayıs 2013’ten bu yana Türk Lirası’ndaki değer kaybı yaklaşık yüzde 55 olurken, bu dönemde dolar yüzde 120’ye yakın yükseldi. Aynı tarihler arasında, Türkiye ile aynı kategoride bulunan ülkelerin para birimlerindeki ortalama kayıp yüzde 23’te kalırken, dolardaki artış ise yüzde 45’te kaldı. 2 Mayıs 2013’te 1.79 TL olan dolar, o tarihten bu yana yüzde 120 yükselerek 3.95 TL’ye çıktı. Eğer TL’deki kayıp, diğer ülkelerde gerçekleşen ortalama kayıp kadar olsaydı, dolar bugün 2.5 lira civarında bir noktada bulunacaktı.

4 BİN $ ZENGİNLEŞECEKTİK
Bu yılın ilk altı ayında yüzde 5.1 büyüyen Türkiye ekonomisinin büyüklüğü 834.5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ekonomi TL bazında 2 trilyon 797 milyon liraya ulaşırken, dolar 2.5 lirada kalmış olsaydı, dolar bazında ulaşılacak rakam 1 trilyon 120 milyon dolar olacaktı. Bu büyüklük Türkiye’yi en büyük 13’üncü ekonomi haline getirecek, 2023 hedefi olan 2 trilyon dolara ulaşmayı da kolaylaştıracaktı. 10 bin 461 dolar olan kişi başı gelir ise 14 bin dolara çıkacaktı.

KAPASİTE KULLANIMI 10 YILIN ZİRVESİNDE
Türkiye’nin bu yılın üçüncü çeyreğinde, dünyanın en fazla büyüyen ekonomisi olması beklenirken olumlu haberler gelmeye devam ediyor. İmalat sanayi kapasite kullanım oranı (KKO) yüzde 79.9 ile son on yılın en yüksek kasım ayı verisi olarak kayıtlara geçti. Bir önceki aya göre 0.2 ve geçen yılın aynı ayına kıyasla 1.9 puan artan kasım ayı kapasite kullanım oranı yüzde 79.9 ile Ağustos 2008’den bu yana en yüksek seviyeye çıktı. Ekonomist Haluk Bürümcekçi, kapasite kullanım oranlarının son dönemde yükseliş eğiliminde olmasının milli gelir büyümesinde eksikliği hissedilen özel sektör yatırımları açısından önemli olduğunu belirtti. Bürümcekçi, “Kapasite kullanımı son çeyreğin ilk iki ayında güçlenmeye devam etti. Üçüncü çeyrekte özel yatırım harcamaları büyümeye 5 puanın üzerinde katkı sağlayabilir” dedi.

SABAH

Son Güncelleme: 26.11.2017 17:19