Ağbal, uluslararası faaliyet gösteren e-ticaret firmalarının vergilendirilmesi konusuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu. E-ticaret uygulamalarının son 20 yıldır hızla yaygınlaştığına işaret eden Ağbal, küresel ticaretin belli bir oranının elektronik ortamda yürütüldüğünü, bunun önümüzdeki yıllarda daha da artacağını söyledi. Türkiye’nin de bu fırsatı iyi kullanması gerektiğini belirten Ağbal, ülke olarak sınırları aşan ve rekabette avantajlı konuma getiren uygulamalara çok fazla sahip çıkılması gerektiğini vurguladı.
“ÜLKEDE KİM PARA KAZANIYORSA, VERGİSİNİ ÖDEMELİ”
Maliye Bakanlığı olarak da ilk andan itibaren ‘ülkede kim para kazanıyorsa, vergisini ödemeli’ prensibiyle haraket ettiklerini dile getiren Ağbal, bu kapsamda Türkiye’de sanal ortamda ticaret yapan uluslararası e-ticaret firmalarının vergilendirilmesi konusunda hukuki değerlendirme ve teknik çalışmalar yaptıklarını kaydetti. Ağbal, Türkiye’nin birçok ülke ile çifte vergilendirmenin önlenmesi anlaşmalarının da bulunduğuna dikkati çekerek, “OECD’nin bir model anlaşması var ona uygun olarak yapılıyor. Oradaki en kritik kavram iş yeri, iş yerinin nerede olduğu. İş yeri deyince biz bir büro arıyoruz hâlbuki sanal ticaret buna uymuyor, bir büro yok ortada. Öyle ya da böyle Türkiye’de bu işi yapanlar, bir şekilde araya bir daimi temsilci koyuyor.” ifadelerini kullandı.
“MUHATAPLARA GEREKLİ TEBLİGATLARI YAPTIK”
Ağbal, Bakanlık olarak, iş yeri ülkede olmasa bile, ülkede ticari faaliyet yürüten, para kazanan ve bu işini de bir şekilde aracılar vasıtasıyla yapan firmalar bakımından vergileme hakkının Türkiye’de olduğuna inandıklarını belirten Ağbal, bu konuda bugüne kadar bu işi yürüten firmalar nezdinde vergi incelemeleri yaptıklarını söyledi.
VUSLAT GAZETESİ