Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.
Gül, İstanbul’a yapılması planlanan 3. köprüye Yavuz Sultan Selim adının verilmesine ilişkin kendisine de eleştirilerin geldiğini belirterek “Belki şöyle yapılabilir. Belki büyük bir devlet projesine, Hacı Bektaş-ı Veli, Pir Sultan Abdal ismi verilebilir. Çok önemli bir kamu projesine” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı, Taksim Gezi Parkı ile ilgili gelişmeler için de “Daha suhuletle devam ettirmek gerekir, bütün bu konudaki çalışmaları. Karşılıklı düşünceleri. Bunun da yolu belli. Önemli olan parkla ilgili oradaki başlayan itirazların dinlenmesi çok önemliydi. Bir diyaloğun kurulması çok önemliydi. Çok geniş bir şekilde de gördünüz. Toplandı, yapıldı, dinlendi. Ondan sonra nihayette oradaki bütün bu çalışmalar, yapılacak, yapılması düşünülen projeler bu noktada askıya alınmış oldu. Mesajların dikkate alındığı gözüküyor. Bununla ilgili önümüzde belli ki, uzun bir süre var. Dolayısıyla şimdi artık bununla ilgili herkes düşüncesini meşru bir şekilde söylemesi gerekir. O noktaya işler girdi.
Bunun ötesinde sokaklardaki geceleri falan olan şeyler bunların bitmesi lazım artık. Bunlar nihayetinde huzuru kaçırmaya başlar. Kimse fark etmiyor ama bunların ekonomiye de zararı oldu. İlk gün de söyledim. Hepimizin didinerek oluşturduğu büyük bir Türkiye imajı var ortada. Bu Türkiye imajını hepimizin her yanı ile koruması lazım.
Sokaklardaki gösterilerin muhakkak bitmesi gerektiğine inanıyorum. Kimse farkında değil. Sıcak olunca, sıcağı sıcağına kimse farketmiyor ama ben konuşuyorum iş dünyası ile. Dışarıdan büyük tereddütler olmaya başladı. Özellikle yatırımcıların. Nihayetinde bunlar hepimizin çıkarına olan şeyler. Türkiye’de büyük yatırımlar söz konusu olursa bunlar Türkiye’nin, herkesin işine yarayan şeyler. Onun için bunları sarsmamak gerekir” dedi.
Gül, sosyal medyayla ilgili düzenleme yapılmasına ilişkin “Eğer sosyal medya üzerinde çok yanlış mesajlar, kasıtlı veriliyorsa, diyelim ki ‘Ben şimdi gördüm. Önümde 10 tane insan öldü’ diye birisi böyle bir mesajı yalan bir şekilde vererek bir kışkırtmacılık yapsa; bunu kim için, hangi taraf olursa, ne için olursa olsun, neticede böyle bir şeyin halk içinde çok büyük paniklere sebep olacağı için buna muhakkak müsaade etmemek gerekir. Nasıl bir gazetede bunu yapmazsanız, orada yapılmaması gerekir.
Avrupa hukukunun bizim beraber olmaya çalıştığımız, gelişmiş demokrasilerdeki hukukun asla gerisine düşmemesi gerekir. Kriterimiz, bu konudaki standartlarımız, demokratik hukuk standartlarımız, hala birçok reformlar yapıyoruz. Yapmaya eminim ki, tekrar başlanacaktır. Başlanması da gerektiğine inanıyorum. Reform sürecini, hiçbir zaman bu ivmeyi kaybetmemiz lazım. Kaybedersek, biz kendimiz bizi zayıflatırız. Her alanda, ekonomide de siyasi hayatta da hukukta da reform sürecini canlı tutmamız gerekir” dedi.