Lavrov ve Demirtaş, ikili görüşmeye başlamaları öncesinde basına açıklama yaptı. Demirtaş, Türkiye ile Rusya arasında çok kritik bir gündemin yaşandığı dönemde bu ziyareti gerçekleştirdiklerini vurgulayarak, Türkiye Rusya tarihi ilişkilerine çok önem verdiklerini dile getirdi. Türkiye-Rusya ilişkilerinde zorluk yaşanmasına çok üzüldüklerini belirten Demirtaş, Türk hava sahasını ihlal eden Rus savaş uçağının düşürülmesine değindi. Demirtaş, şunları söyledi:
“Bu konuda hükümetin (Türkiye’nin) tutumunun yanlış olduğunu ifade ettik. Devletler arasında sorun yaşanabilir, krizler çıkabilir. Her zaman diplomasi kanallarının açık olması ve sorunların diyalog ile çözülmesi yolunu benimsedik. Şu saatten itibaren de bu krizin iki toplumu da etkilemeyecek ve zarar vermeyecek çerçevede ele alınması ve insanlara zarar vermeyecek boyutta çözülmesi gerektiğini düşünüyorum. Türkiye toplumunun, Türkiye’de yaşayan yurttaşların mevcut krizde bir sorumluğu yok. Hükümetin hatalı bir dış politikası olduğunu düşünüyoruz.”
Rus Bakan Lavrov da, HDP’nin Türkiye’de tüm etnik azınlıkları temsil eden bir siyasi platformu olduğunu iddia ederek bu çizgiyi her zaman desteklemeye devam edeceklerini ifade etti. Rusya ile Türkiye ilişkilerinin zor bir dönemden geçtiğini, bu konuya ilişkin görüşlerini daha önce de dile getirdiğini hatırlatan Lavrov, Rus uçağının düşürülmesinden sonra Türkiye’ye yönelik izledikleri politikanın Türk halkını hedef almadığını savundu. Lavrov, “Türk halkı ile dostluğumuzun yıllar süren geçmişi var. Kültürel, sosyal, ekonomik alanda ilişkilerimiz oldukça yoğun ve bu dostluğumuzun ilerde de devam edeceğini temenni ediyorum. Türk halkına karşı sıcak dost duygular besleyeceğiz” diye konuştu.
– Suriye’deki gruplara destek teklifi
Demirtaş ile görüşmeler esnasında Suriye’deki durumu ele alacaklarını bildiren Lavrov, şöyle devam etti:
“DAEŞ tehdidine karşı karada savaşan Iraklı ve Suriyeli Kürtlerin olduğunu çok iyi biliyoruz. Onlar, Irak ve Suriye orduları ile beraber evleri için, topraklarında yaşama hakları için mücadele veriyorlar. Tabi ki, bu onların vazgeçilmez haklarıdır. Nasıl Hristiyanların, Yezidilerin, diğer azınlıkların topraklarında kalma, atalarının topraklarında yaşama hakkı varsa, onların da hakları var. Rusya, Suriye yönetiminin isteği üzerine Suriye’de gerçekleştirdiği terörle mücadele operasyonunda, terör ile karada, sahada mücadele edenleri desteklemeye hazırdır.”
– Suriye’de artan Rusya-PYD işbirliği
Terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD ile Rusya arasında, geçen ekim ayında başlayan yakınlaşma Suriye iç savaşında yakın işbirliğine dönüşmüş durumda. Beşşar Esed yönetimine desteğiyle bilinen Rusya, rejimle işbirliği yapan PYD’yi doğal müttefik olarak görüyor. Moskova-PYD ilişkileri, örgütün önde gelen isimlerinin son aylarda Moskova’ya yaptıkları ziyaretler ve Türk hava sahasını ihlal etmesi üzerine bir Rus savaş uçağının düşürülmesinin ardından hız kazanmıştı.
Rusya ve PYD, Suriye’de “DAEŞ ile ortak mücadele” adı altında, bu örgütün bulunmadığı Halep’in kuzeybatı kesimlerinde, Suriyeli ılımlı muhalifleri hedef alan koordineli hava ve kara saldırıları başlatmıştı. Rus ordusunun, Halep’in kuzey ucunda örgütün kontrolündeki Şeyh Maksud bölgesine 5 ton mühimmat bırakması da haberlere yansımıştı.
PYD, Suriye’nin kuzeyinde hakimiyet kuşağı oluşturmak için, kontrolündeki bölgelerde yaşayan Arap ve Türkmenleri zorla göç ettirmiş, gayrı müslim azınlıkların eğitim kurumlarına da müdahale etmişti. Örgütün baskıları Uluslararası Af Örgütü’nün 13 Ekim’de yayımladığı ayrıntılı raporda kayda geçirilmişti.
Star Gazetesi