Anadolu Buluşmaları 13’ün 2. Oturumu “İşbirliği Modeli Arayışları ve Tecrübeler” üst başlığında yapıldı.
2. oturumda ilk olarak Prof. Refik Korkusuz söz aldı ve “İslam Dünyasında Birliktelik Hukuku” başlıklı bir sunum yaptı.
Prof. Korkusuz, konuşmasında özetle şunları dile getirdi:
-Bir uyanış var. Ama bu temel değerlere oturmuş bir uyanış değil.
-İslam ülkeleri denildiği zaman 57 ülke akla geliyor.
-“İslam Dünyasında Birliktelik Hukuku” denildiği zaman akla İslam hukuku gelir.
-Herkes laikliğin Türkiye Cumhuriyeti ile başladığını biliyor, ama bu bilgi doğru değil.
-İslam ülkeleri arasındaki nefret dilinin behemehal kaldırılması gerekiyor.
-İslam Dünyası’nda korkunç bir nefret dili var. Nefret dilinin azalması için tüccarlara ve STK’lara ihtiyaç var.
-Hukukta İslam aleminin birlikteliğinin tek yolu, fıkıh eliyle günümüz hukukçularının bir araya gelerek kararlara orijinal hükümler vermesidir.
-Hukuk sistemleri ikiye ayrılır: 1-İctihadi hukuk, 2-Kanun sistemi.
-İslam ülkeleri arasında yirmi yıl savaşları, yüz yıl savaşları yok.
-Nefret dilini kaldırıp fıkıh ehliyle hukuk ehlini bir araya getirmek gerekiyor.
-İslam ülkeleri bir hedef ortaya koymalı, temel yasalar ortaya koymalı.
-Her ülkenin kültürel değerleri dikkate alınarak bu normlar düzenlenmelidir.
-Hukuk birlikteliği çok çalışmaya ihtiyaç var. Bu alanda çalışma yok.
-İslam ceza hukuku konusunda Türkçe’de üç tane eser var mı? Genel olarak çok sınırlı eserler var.
-Ortak değerler üzerinden bir hukuk perspektifi gerçekleştirmek gerekiyor.
-İslam ülkeleri arasında adaletin ve hukukun yükselmesi için yoğun çalışmalar yapmak gerekiyor.
Prof. Korkusuz’un konuşmasını tamamlamasının ardından Prof. Zekeriya Kurşun “İslam Coğrafyasındaki durum ve İslam dünyasının zayıflıkları, imkân ve potansiyeller” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.
Prof. Kurşun, konuşmasında özetle şunları dile getirdi:
-İslam dünyasının hali iyidir. Doların beş lirayı geçtiği bir zamanda Anadolu Platformu beş yıldızlı bir otelde bu toplantıyı yapıyorsa durum iyidir. Korkmayalım.
-Bütün dünyanın birleşerek üstümüze geldiği bir dönemde İslam dünyasının sessizliği de pek iyi değildir. Daha çok gayret göstermemiz gerekiyor.
-Hz. Peygamberden sonraki siyasal ayrışmalara rağmen İslam devletleri ve imparatorluklar kurulmuştur.
-Olayların aleyhimizde gelişmesi bizi korkutmasın.
-1914’te bütün zayıflıklara rağmen Osmanlı İmparatorluğu fiziki bütünlüğü korumaya çalıştı.
-24 Nisan 1920’de meclisteki ilk oturumun konusu İslam dünyası olmuştur.
-Batı vahşileşmektedir. Böyle bir teknikle karşı karşıyayız, bunu bilmek zorundayız.
-Dünyayı ABD, ABD’yi de Yahudiler idare ediyor deme lüksüne sahip değiliz.
-Biz İslam dünyasında yeni bir dalganın oluşmasına sebep olabiliriz.
-Tarihimizde ve kültürümüzde var olan bilinç harekete geçtiği zaman arzularımıza ve hedeflerimize ulaşmış olacağız.
-Osmanlı modeli tartışılmadığı müddetçe İslam dünyasında bir yerlere varmak mümkün değil.
-Birlikte yaşamak ve birliktelik aynı şeyler değildir.
-İslam dünyasında meydana getirilmiş olan korkular yüzünden savunmaya sanayine çok büyük bütçeler ayrılıyor. Müslüman ülkelerdeki savunma bütçeleri birbirlerine karşı kullanmak üzere ayrılıyor.
-Üretimimizi çeşitlendirmek zorundayız. İslam dünyasında bağımlılığı ortaya çıkaracak farklı üretimler yapmak zorundayız.
-İslam dünyası arasındaki aktarma noktası olması açısından 3. Hava limanının yapılmış olması batıyı ne kadar rahatsız ettiği ortadadır.
-Türkiye’de hayırseverlik kaybolmuş durumdadır. Ucuz kurban kesimciliği başlamıştır. Bu bir adil paylaşım değildir.
Konuşmalarını tamamlamalarının ardından Prof. Refik Korkusuz’a ve Prof. Zekeriya Kurşun’a hediye takdimi yapıldı.
Hediye takdiminin ardından program sona erdi.
VUSLAT HABER
Son Güncelleme: 09.08.2018 13:49